10 EKİM DÜNYA RUH SAĞLIĞI GÜNÜ
Ruh Sağlığını Güçlendirme ve İntiharı Önleme
Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu (WFMH) tarafından ilk olarak 1992 yılında kutlanan 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde ülkemizin ve dünyanın önemli ruh sağlığı sorunlarının, ruh sağlığı politikalarının ve ilişkili konuların toplumun ve kamuoyunun gündemine taşınması, farkındalık yaratılması ve çözüme kavuşturulması amaçlanmakta; ruhsal bozukluklara karşı koruyucu çalışmaların ve tedavi hizmetlerinin tanıtılması ön plana çıkarılmaya çalışılmaktadır.
10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılki ana teması Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu tarafından “İntiharı Önleme” olarak belirlemiştir.
İntihar her yaştan insan için küresel olarak en önemli 20 ölüm sebebi arasındadır. Her yıl 800.000’e yakın insan intihar ederek yaşamına son vermekte ve bir çok insan da intihar girişiminde bulunmaktadır. Her intihar; aileleri, toplumu ve ülkeleri etkileyen, geride kalan insanlar üzerinde uzun süre kalıcı etkileri olan bir trajedidir.
İntihar, dünya genelinde 15-29 arası yaş grubunda gerçekleşen ölümlerde ikinci sırada yer alan ölüm nedenidir.
İntihar davranışı insanlık tarihi boyunca var olmuştur, ancak birkaç karmaşık faktör nedeniyle dünyanın her yerinde kademeli olarak artmış ve son on yılda, endişe verici istatistiksel seviyelere ulaşmıştır. Genellikle intihar davranışlarını sergileyen kişilerin yetişkinler olduğuna inanılır ancak şiddet, cinsel istismar, zorbalık ve siber zorbalık gibi nedenlerle birçok çocuğun ve gencin de bu tür davranışlarda bulundukları bilinmelidir.
Ruh sağlığının güçlendirilmesi ve intiharın önlenebilmesi için toplumun her bireyine bir rol düşerken, kurumlar arası işbirliklerinin de çok büyük önemi olduğu aşikardır. Gençlerin ruh sağlığının ve psikolojik dayanıklılığının artırılması için özellikle hedef kitlesi gençler olan kurumlar başta olmak üzere tüm kurumların birlikte hareket etmesi gerekmektedir. İşbirliği içinde yürütülecek çalışmalarla gençler ve aileler hem fiziksel hem de psikososyal yönden bir bütün olarak desteklenebilecek ve böylece güçlendirilebilecektir.
İntiharı Önleme
İntihar davranışı hem intiharı içerir aynı zamanda intihar düşüncesi ve intihar girişimlerini de kapsar. İntihar genetik, psikolojik, sosyal, kültürel ve diğer risk faktörlerinin bir araya gelmesinin, bazen de travma ve kayıp deneyimleriyle birleşmesinin bir sonucudur.
Bir kişi ölmek istediğinden ya da acılarından kurtulma arzularından bahsediyorsa; internetten veya çevresinden silah, ilaç vs. gibi intihar araçlarını araştırıyorsa; değerli eşyalarını dağıtıyor, vasiyet hazırlıyor veya çevresindekilerle vedalaşıyorsa; kendi içine çekiliyor veya kendini tecrit ediyorsa; başkalarına ya da hayata yük olmaya başladığından bahsediyorsa; öfkeli davranışlar sergiliyor veya intikam duygularından bahsediyorsa; umutsuzluktan veya yaşamak için bir sebebi olmadığından bahsediyorsa; önünü ardını düşünmeden canını tehlikeye atıyorsa; alkol ya da madde kullanımında artış varsa intihar riski taşıyor olabilir.
Fark yaratabilirsiniz! Eğer kendi çevrenizdeki birinde bu işaretlerin bir kısmını gözlemliyorsanız toplumun bir üyesi olarak, bir çocuk olarak, bir ebeveyn olarak, bir arkadaş olarak, bir meslektaş veya bir komşu olarak ona yardımcı olabilirsiniz!
Konuyla ilgili farkındalık yaratabilir, intihar nedenleri ve intihar için uyarı işaretleri hakkında eğitim verebilir, topluluğunuzda sıkıntı çekenlere merhamet ve bakım gösterebilir, intihar davranışı ve zihinsel sağlık sorunları ile ilgili damgalanmayı sorgulayabilir ve kendi deneyimlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bir araya gelmek intiharı önlemek için kritik öneme sahiptir!
İntiharı önlemek, birçok kişinin çabasını gerektirir. Aile, arkadaşlar, iş arkadaşları, topluluk üyeleri, eğitimciler, dini liderler, sağlık çalışanları, siyasi yetkililer ve hükümetleri kapsar.
İntiharı önleme, birey, sistem ve topluluk düzeyinde çalışmayı kapsayan bütünleştirici stratejiler gerektirir. Araştırmalar, intiharı önleme çabalarının çoklu seviyelere yayılması ve çoklu müdahaleler içermesi durumunda daha etkili olacağını göstermektedir. İntihar davranışının önlenmesinde ortak hedefimize ulaşmak için bizler toplumun üyeleri olarak çok disiplinli bir yaklaşım kullanarak koordine bir şekilde işbirliği yapmalıyız.
Herkes intiharın önlenmesine katkıda bulunabilir!
İntihar davranışı evrenseldir ve sınırları bilinmemektedir. Bu yüzden herkesi etkilemektedir. Her yıl intihar davranışından etkilenen milyonlarca insanın özel bir iç görüsü ve benzersiz düşünceleri vardır. Araştırma, müdahale ve değerlendirmelerin içerisine intiharı deneyimlemiş insanların katılımı, intihar davranışını ele alan her kurumun çalışması için merkezi olmalıdır.